Now, it is not always easy to obtain a dynasty, although the first man of genius or the first adventurer met with is sufficient to make a king. A dynasty hides the scaffolding and covers the hospital. In this way they say peace is secured after the revolution, that is to say, the necessary time for repairing the house and dressing the wounds. This is a profound truth and worth knowing, which the Stuarts did not suspect in 1662, and of which the Bourbons did not even gain a glimpse in 1814. The Princes concede them, but in reality it is the force of things that gives them. These guarantees are a necessity of the times, and they must be granted. It is this that England asked of the Stuart after the Protector, and what France asked of the Bourbons after the Empire. In such a case, this is what occurs to political philosophers: at the same time as wearied men claim rest, accomplished facts demand guarantees, for guarantees for facts are the same thing as repose for men. The original file was provided by Internet Arquive. I made the proofreading the 1st edition of this book in English for Free Literature, published by Little, Brown and Company, in 1887.

Zaten aralıksız okumak da ayrı bir güzel oluyor😊Sonuç aynı şahane duyguları tatmak için okuyun diyorum 😊😉įree download available at Project Gutenberg. Ben ilk cildi epey önce okumuştum, ara ara dönüşler yapıp detayları hatırlama ihtiyacım oldu. Bir diğer önerim de ciltler arasına zaman koymadan okumanız. Bir Fransız olsam çok çok daha etkilenirdim kesin. O kadar güzel bir kurgu var ki hayran kaldım kitap boyu. Bu sayede öğrendim ki şu ana kadar Fransa'da 5 farklı cumhuriyet dönemi yaşanmış. Fakat yok öyle bir şey, sonra kralcılar tekrar başa geçiyor sonra cumhuriyetçiler farklı farklı zamanlarda tekrar devrimler gerçekleştiriyorlar.

Çoğumuz sanıyor ki ihtilalden sonra herkes eşit ve adil mutlu mesut yaşadılar.

Çünkü bu sayede anlatılan bir çok şeyi daha iyi anlıyorsunuz. Size tavsiyem okumadan önce Fransız ihtilali yani 1789'dan 1848 yılı arası Fransız tarihi hakkında kısa bir bilgi edinmeniz. İnsanoğlunun ne bencil ne adi bir varlık olduğunu ve bu yüzden dürüstlüğün insana avantaj değil her zaman dezavantaj kazandırdığını iliklerinize kadar hissettiriyor. Roman kelimesi bile az kalıyor sanki onu tanımlamama. Nasıl desem, Sefiller hem Fransız tarihine bir yolculuk ve Paris'in farklı yüzlerini tanıtan bir ayna, hem başta ahlak ve vicdan olmak üzere insani değerleri sorgulama aracı hem de aşkın, sevginin en masum hallerini hissettiren bir roman. Bana bunu dedirtenlerin başında Victor Hugo geliyor. Tüm dünya klasikleri ayrı saygın olsa da hepsi okunduğunda her insana 'şahane' dedirtmez.

Los miserables book